BU ŞEHİRDEN BİR “İLBER ORTAYLI” GEÇTİ
Dün, Atatürk Kültür Sarayında tarihi bir gün yaşandı. Tarihçi, bilim adamı ve Türkiye’nin en bilinen entelektüel şahsiyeti Prof. Dr. İlber Ortaylı söyleşisi vardı ve ne yazık ki içeri giremeyenlerden birisiyim. Söyleşi 14.30’daydı, yarım saat önceden gittim ama içeri girmek mümkün olmadı.
Az-çok böyle olacağını biliyordum. Çünkü, İlber Ortaylı gibi bir insanın sohbetini dinlemek, hayatımızın unutulmayacak anlarından birisi olacaktı. Kültür Sarayı zımazık dolu olduğu gibi, bahçe ve yollar insan kaynıyordu. Bir ara içeri girdim, yani salonun dışındaki alana, dışarı çıkamadım bu seferde. Üst kata çıkıp oradan Özel İdareye geçip ancak dışarı çıkabildim.
“Kitabın Başkenti Tokat” bir hipotez ve slogan olmaktan çıktı, tam manasıyla öyle oldu. Üçüncüsü düzenlenen “Tokat Kitap Günleri” artık bir fuar olma özelliğini taşıyor. 50 yazar, 80 yayınevi, 35 söyleşi ve bir çok yazarın kitaplarını imzaladığı stantlarla, kelimenin tam anlamıyla “Tokat Kitap Fuarı” olmayı hak ediyor. Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu ve ekibinin kusursuz organizasyonunun yanı sıra, gelen isimlerin Türkiye’deki karşılıklarına baktığımızda, çok büyük bir iş başarıldı.
İki kitap dostu adamın Tokat’ta yönetici olması, bu şehrin en büyük şansıdır. Geldiği günden bu yana kitapla yatıp, kitapla kalkan Tokat Valisi Dr. Ozan Balcı ile bundan 3 yıl önce projelendirip uygulamaya koyduğu “Tokat Kitap Günlerinin” mimarı Belediye Başkanı Av. Eyüp Eroğlu, elbette Tokat hinterlandının şansıdır. Çünkü bu fut Tokat merkezine ait değil.
Elbette onlarca yıldır yapılan İstanbul TÜYAP Kitap Fuarı ile –şimdilik- boy ölçüşemeyiz. Ama iddia ediyorum, Anadolu bu tür etkinlik hangi şehirde yapılıyorsa, Tokat’taki ilgi, profesyonel organizasyon ve tema çeşitliliği bakımından Tokat ile yarışamazlar. Bu biraz da Tokatlıların kitaba olan ünsiyet ve sevgisinden kaynaklanıyor.
İlber Hoca, bu fuara katılan değerli yazar ve düşünürlerin içerisinde katma değeri en yüksek olan bir isimdi. Lakin, hem yerel yazarlarımız hem de Türkiye’nin en önemli yazın adamlarının bu fuarda buluşuyor olması, Tokat’ın bilinirlik katsayısını artıracaktır.
Mehmet Emin Ulu, Ali Bal, Mustafa Uçurum, Nevriye Baran, Kamuran Özdemir, Aykut Karlı, Turan Yalçın, Ayla Bağ ve Süleyman Erkan gibi bir çok yerel yazarımızda standlarda yerlerini alarak, okurlarına kitaplarını imzaladı. Peşinen özür dileyeyim ki, yerel yazarlarımız bu saydığım isimlerden daha fazlaydı. İsmini yazamadıklarımdan özür diliyorum.
Öte yandan, Sırrı Süreyya Sırma, Hayati İnanç, Bekir Develi, Cemalettin Kavaklı gibi 35 dolayında ünlü yazarlarımız hem söyleşi yaptılar, hem de kitaplarını imzaladılar.
Yerel gazetelerde de yer alan haberlere göre, Prof. Ortaylı, “Türkiye gelişen bir ülke. Mesela, burası da zenginleşmiş fakat bu zenginlik için üzüm bağlarını kaldırmak gerekmiyor. Sonra üzümleri çok ararsınız. Çünkü, üzüm bağı ile binayı değiştirmek akıllı bir iş olsa Fransa bu işi daha çok yapardı. Herifler hala üzümcülükle uğraşıyor. Bu memlekette kimse zeytinlerin tahribini seyretmemeli. Lütfen araziye dönün. Bahçe alıp bahçe yapın” öğüdün de bulundu.
“Tokat Kitap Günleri”, bir kez daha amacına ulaşmıştır. Bu yıl üçüncüsü yapıldı. Her yıl daha da geliştirildi, noksanlar giderildi, davet edilecek isimler titizlikle seçildi. Böyle bir organizasyonun Tokatlılar tarafından üç yıldır ciddi bir ilgi ve karşılık görmesi ise, Tokatlılar has kültürel bir damarın varlığıyla ancak izah edilebilir.
Tekrar emeği geçen herkesi tebrik ediyorum, sağ olun var olun…
Cemal İncesoyluer
