Cemal İncesoyluerKöşe YazılarıTokat

Gelecek geldi, şimdi ne olacak?

Adı “Gelecek Partisi”, amblemi kadim geçmişi hatırlatan çınar yaprağı. Kısaltılmışı konusunda bir fikrim yok. GEP’te olabilir, GP’de.

Ahmet Davutoğlu’nun 154 kişilik kurucular listesiyle ilan ettiği Gelecek Partisi, medya da ve sosyal mecrada yeterince yer almadı. Bugün ki yazarlara şöyle bir göz attım, Ahmet Davutoğlu’nun gazeteci taifesinden Yusuf Ziya Cömert bir yazı kaleme almış. Suya tirit bir yazı. Engin Ardıç ve bizim Yücel Koç, deyim yerindeyse ironi, şaka, kafa bulma türünden çok hoş bir yazı yazmışlar. Arslan Tekin’de elini kolunu nereye koyacağını bilemediği bir yazı yayınlamış.

Hepsi bu. Karar Gazetesinin, Gelecek Partisini alkışlamaktan elleri kızarmış gibi. Başka var mı? Yok. Küçük bir ayrıntı üzerinden yürümeye çalışanlar da var tabii. 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminde eşi Erol Olçak ile oğlu Tayyip Olçak’ı kaybeden Nihal Olçak Hanımefendinin Gelecek Partisinde kurucular kurulu üyesi olmasının nedeni soruluyor. Nedeni ne olursa olsun, Nihal Olçak’ın bir şehit annesi ve eşi olduğu unutulmamalıdır. Yeri gelmişken, bu konuyla ilgili küçük bir ayrıntı vereyim. Erol Olçak’ın eşi olarak bilinen Nihal Hanım, 2013 yılında mahkeme kararıyla resmen boşanmıştır. Şehit olan Tayyip Olçak’ın velayeti de şehit Erol Olçak’a verilmiştir. Nihal Hanımın Gelecek Partisinde kurucular kurulu olarak açıklanmasından sonra, Olçak Ailesi kamuoyuna böyle bir bilgilendirme yapmıştır. Nihal Hanımın kızlık soyadı Süleymanoğlu’dur ama, yine bir mahkeme kararıyla Olçak soyadını kullanmaya devam etmektedir.

Arslan Tekin, AK Parti tarafından oluşturulan bir heyetten söz ediyor. Gerek Davutoğlu’na, gerekse Babacan’a giden sulh heyeti. Biliyoruz ki, başlarında deneyimli siyasetçi Hayati Yazıcı var. Davutoğlu, partisini açıkladığına göre, bu heyet ne murat ettiyse, başarılı olamamışlar.

Yusuf Ziya Cömert’i okudum, bu kadar zorlama, bu kadar biçare ve yeni kurulmuş bir parti ve liderini anlatırken anlatamama sendromu yaşayan bir yazı görmedim. Öyle gürleye gürleye değil, ya haklılığına inanmıyor, ya da böyle bir partinin Türkiye’nin mevcut koşulları içerisinde gerekliliğine inanmıyor. Yazıda, inanmadıkları açıkça sırıtıyor da, inandıklarını okuyamıyoruz. Korkak, ürkek, çekingen, sütre gerisinden tetik düşürmeye çalışan bir halet-i ruhiye işte.

Abdullah Gül ve Ali Babacan ikilisine Ahmet Davutoğlu örnek olabilir. 2019 yılının başından bu yana ara ara verdiği demeçlerde, Ali Babacan’ın parti kurmaya niyetli olduğu anlaşılıyordu. Fatih Altaylı’nın tabiriyle organizatör Ali Babacan’ın henüz organize olamadığı anlaşılıyor. Oysa, sütre gerisindeki Abdullah Gül oldu olası organize işleri sever. Babacan’ı haklıda görüyorum. Bir kulağı Britinya’da, bir kulağı Abdullah Gül’de. Birkaç kulağı daha olsa Türk Milletine verecek vermesine de, yok işte.

Gelelim dehşetengiz analiz kısmına. Başından beri söylüyorum, eğer mevzu AK Parti’den taş koparmak ise, bunu kısmen Ahmet Davutoğlu yapabilir. Hem orijin bakımından, hem de köken itibarıyla, AK Parti’nin ortaya çıkış tezlerine en yakın isimdir. Gül ve Babacan ikilisi, daha çok dış dünyada, özellikle Kraliçe 2. Elizabeth’in Türkiye temsilcileri olarak biliniyor. Bilinme ne kelime, gerek İngiltere ve AB Ülkeleri, gerekse ABD’deki karşılıkları, gittikleri zaman uygulanan birinci sınıf protokol itibarıyla, bu iki isimin karşılığı Türkiye dışında her yerde var.

Mesela, Gül ile Babacan Türkiye’de değil de bu saydığım ülkelerde parti kursa, daha başarılı olurlar. Öyle bir forsları ve itibarları var. He var ki, düğmeyi baştan yanlış ilikliyorlar. Türkiye’de parti kurmaya niyetlenmeleri, bütün düğmelerin yanlış iliklenmesi anlamına gelir.

Gelecek Partisinin kurucular kurulunda Coşkun Çakır ile Celil Göçer hocaları göremedik. Her ikisi de kaliteli insanlar ve kaliteli siyasetçilerdir. Gelecek Partisinin Tokattaki teşkilatlandırılmasını kim yürütecek bilmiyorum. Ancak, Babacan’ın Tokat’taki örgütlenmesini tahmin edilenin aksine eski milletvekillerinden Ergün Dağcıoğlu’nun yapacağına dair bir duyum aldım.

Gelecek Partisi geldi. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu iyi bir hatip ve kelimelerle arası çok iyi. Bütün bunlar başarmasına yeter mi? Bekleyip göreceğiz….

Benzer Haberler

Başa dön tuşu