Kastamonu Üniversitesi’nden kırsal kalkınmaya sanatlı destek

Kastamonu Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi tarafından kırsal kalkınmada yaşayan kadınlara destek olmak amacıyla sanat yoluyla katkı sunmaya çalışıldı.

Kastamonu Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi öncülüğünde Sinop’un Boyabat ilçesinde Bağlıca köyünde hayata geçirilen “Yazmanın İzinde, Gelenekten Çağdaşa: Köy Emeği ile Sanatın Kesişimi” başlıklı proje, kırsal kalkınmaya sanat yoluyla katkı sunmayı hedefledi.

Kastamonu Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi desteğiyle yürütülen projede, kadınların kültürel üretime katılımını artırmak ve geleneksel el sanatlarını yaşatmak amaçlandı. Proje yürütücülüğünü Dr. Merve Mehtap Bulut’un üstlendiği çalışmada, uzman sanatçılar Doç. Dr. Elif Tarlakazan ve Dr. Öğretim Üyesi Sofya C. Canbolat da yer aldı.

Etkinlik, Bağlıca köyünde sabah saatlerinde başladı. Yaşları 40 ile 90 arasında değişen kadınlar, geleneksel taş baskı tekniğini kullanarak kumaşlara desen bastı. Büyük ilgi gören atölye çalışmasında kadınlar üretim sürecine büyük bir heyecanla katıldı. Ortaya çıkan eserler, aynı gün saat 14.30’da düzenlenen bir sergiyle köy halkının beğenisine sunuldu.

90 yaşındaki kadınların dahi üretime aktif biçimde katılması, projenin sadece sanatsal değil, aynı zamanda toplumsal hafızayı canlandıran ve kuşaklar arası aktarımı teşvik eden bir yönü olduğunu da ortaya koydu.

Protokolden destek mesajı

Serginin açılışı, Boyabat Kaymakamı Enver Yılmaz, Boyabat Belediye Başkanı Hasan Kara ve Bağlıca Köyü Muhtarı Satılmış Demir’in katılımıyla gerçekleştirildi. Etkinliğe bölge halkının yanı sıra Kastamonu Üniversitesi temsilcileri ve yerel yöneticiler de yoğun ilgi gösterdi. Kaymakam Yılmaz ve Başkan Kara, projeyi büyük bir memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, bu tür üretici ve kapsayıcı çalışmalara her zaman destek vereceklerini ifade etti.

“Çok yönlü bir dönüşüm alanı”

Proje yürütücüsü Dr. Merve Mehtap Bulut, etkinliğe dair yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Bu proje sadece bir atölye çalışması değil; kadınların toplumsal hafızaya ve üretime katıldığı, kendilerini ifade ettikleri çok yönlü bir dönüşüm alanıydı. 90 yaşındaki kadınların elleriyle bastığı desenler, bu ülkenin kültürel gücünün ve direncinin birer simgesidir. Yerel yönetimlerin güçlü desteğiyle bu modeli yaygınlaştırmak, bölgemiz adına çok kıymetli olacak”

Exit mobile version