Aslında bu yazı, yarın ki yazıdır. Ne zaman okunursa okunsun, bu yazı yarın okunmalıdır. Konu, elbette günceldir. Belki de, bu yazıyı okuduğunuzda konu güncelliğini yitirmiş olabilir.
Biliyorsunuz, yaklaşık 3 ay önce AK Parti Tokat İl Başkanı Metin Polat bir veda mektubu yayınlayarak, 7. Olağan kongrede aday olmayacağını açıklamıştı. Başka illerde de Tokat’a benzer durumlar olmuş, en fazla 30 gün içerisinde AK Parti İl Başkan Adayı açıklanarak kongreye gidilmişti. Tokat 3 aydır AK Parti İl Başkan adayının açıklanmasını bekliyor. Tabii bu bekleyişte, hergün isimler üzerine dedikodu üretilmesine çanak tutuyor. Her zaman, siyasi partilerin kongreleri önemlidir ama en çokta iktidar partisinin kongresi merak edilir. Bu bakımdan kamuoyu 3 aydır DÜM (Dedikodu Üretim Merkezi)ne döndü.
Hikayenin en heyecanlı bölümü, bundan 15 gün önce yaşandı. AK Parti Genel Merkezi, Mustafa Boyraz, Cüneyt Aldemir ve Havva Sabuncuoğlu’nu davet etti. Bir anda Tokat’ın gündemi bu davetle çalkalandı. Sosyal Medyada bu haber birinci sıraya oturdu. Sonra, aradan kısa bir süre geçti ki, davetin ertelendiğine dair haber sosyal mecrada yer aldı.
Gerçek şu ki, salt davet edilen bu üç kişinin yanı sıra, belki bu sayının iki katı isimler vardı ve adaylıkları konuşuluyordu. Bu isimlerin hemen hepsi, bu görevi yapacak düzeydedirler. Ancak, konuyla ilgili bir çok yazı yazdım ve bu yazılarımı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmalarından anlamaya çalıştım.
Yani, Reisin refleksleri, konuşmalarında tematik vurguları, ortadaki fiili gerçekle (ekonomik) ilgili paralellik sağlayan partideki durum… Bütün bunlardan yola çıkarak bir sonuca gittim ve AK Parti’nin bundan sonraki süreçte Mustafa Boyraz’ın Tokat İl Başkanlığında yürümesi gerektiği sonucunu ifade ettim. Bir cephe, bir taraf, bir hizip ve bir klikten uzak isim olmalıydı, bunun içinde bütün alametler Mustafa Boyraz’da odaklanıyordu.
Reisinde söylediği gibi, salt Tokat değil, Türkiye genelinde bir siyasi düşmanlık ve kamplaşma oluşmuştur. Hiç değilse, AK Parti kendi bünyesinde kırgınlıkları giderecek, birlik ve beraberliği sağlayacak, ağabeylik yapabilecek hasbi ve harbi bir adamın başkanlığında bu kaygan ve tedirgin azgın sulardan geçip, salimen güvenli bir limana demirlesin.
Tabii, yaklaşık üç aydır adayın açıklanmayışı, AK Partililer için anlaşılır bir durum olmadığı gibi, siyasi rakipler için de eleştirilecek bir konu olmuştur. Burada aday toto oynamanın çok ayıp olduğunu söylüyorum. Bir adayın ismini müspet ifade ederken, bir başka adayın ismini menfi zikretmek son derece yanlıştır. Bu tür mülahazalara toplum pirim vermez. Çünkü, kamuoyunda ismi geçenler bir yarış içerisinde ve taraftar toplama azminde değildir. Karar merci ne bizleriz, nede kamuoyudur.
Mustafa Boyraz ile ilgili yaptığım tespitler, bir yandaş ve taraftar önermeleri değildir. 2002 yılından bu yana AK Parti’nin üyesiyim. Oyumu AK Parti’ye verdim. Bu partinin Türkiye için neler yaptığını biliyorum, şahidiyim. Zor zamanlardan geçtiğimiz için, bunca yapılanları unutacak bir hafızaya da sahip değilim. Darbelerin, muhtıraların, vesayetlerin, seçkinlerin, elitlerin bir ülkesiyken, geldiğimiz şu noktada umutlarım çok büyüktür. Ülkemde de, Tokat’ta da çok güzel şeyler oluyor. Hizmet ve yatırımları inkar etmek, vesayetlerin bitirilişine sevinmemek nankörlük olur. O sebeple, AK Parti İl Başkanı mühimdir.
AK Partili adayları birbirine kırdırmak, tahrikle birbiri arasına nifak sokma girişimleri beyhudedir. Üç aydır, hangi aday adayı rakibine kötü bir cümle kurdu. Hayır kurmadı, birbirini kötülemedi. Mustafa Boyraz başta olmak üzere ismi geçen hiçbir AK Parti İl Başkan adayı bir diğerine kem söz etmedi, eleştirel bir cümle kurmadı. Ortada gözüken sıkıntı, sadece Tokat’ın değil tüm Türkiye’nin sıkıntısıdır. Hatta, bu salgının yol açtığı devasa sorunlar, bütün dünyanın kaçınılmaz sorunudur.
Eğer Reisi anlıyorsam, eğer konuşmalarının tefsirini yapıp bir sonuç çıkarabiliyorsam, Tokat için Mustafa Boyraz’ı işaret ettiğini düşünüyorum.
