
Amasya’da baraj gölü inşaatı nedeniyle su altında kalma riski bulunan ’bağ havacivası’ bitkisinin örnekleri yeni yaşam alanına nakledildi. Sadece Amasya’da doğal olarak yetişen ve yok olma tehlikesi altındaki endemik bir tür olan bitkinin görüntüleri Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından paylaşıldı.
İlk kez 1889’da Bornmüller tarafından Amasya Lokman Dağı’ndan toplanan bitki, ’Alkanna haussknechtii Bornm’ adı verilerek 1894’te yeni bir tür olarak bilim dünyasına tanıtıldı. 128 yıl sonra 2017 yılında uygulanan Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi kapsamında Amasya Üniversitesinden akademisyenler ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü görevlilerinin çalışmaları sonucu bitki bulunarak kayıt altına alındı. Yaşam alanı tamamlanma aşamasına gelen Aydınca Barajı suları altında kalma riski bulunan bitkinin örnekleri daha üst noktalara taşındı.
Doğasına en uygun yeni yaşam alanına nakledildi
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, çiçeği beyaz ve sarı renkli olan bitkinin görüntülerini paylaştı. Yapılan paylaşımda, “Amasya’daki Aydınca Barajı’nın inşaatı sırasında yürütülen ‘Baraj Göl Aynası Altında Kalacak Bitki Türlerinin Tespiti Projesi’ kapsamında alanda bağ havacivası tespit edildi. Baraj gölü inşaatı nedeniyle su altında kalma riski taşıyan bu kıymetli tür, bulunduğu alandan özenle alınarak doğasına en uygun yeni yaşam alanına nakledildi. Yalnızca Orta Karadeniz’de yetişen bu tür için koruma ve izleme çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz” ifadelerine yer verildi.
Kuraklık bitkide sayısal düşüşe yol açtı
Projede görev alan Amasya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Yıldırım, “Bağ havacıvası kritik bir düzeydedir. Her an tehdit altına girip yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Biz Amasya’nın biyoçeşitliliğini çalışırken Aydınca köyü civarında yapımı süren baraj gölü alanının kenarlarında arkadaşlarımızla birlikte bitkiyi bulduk. Bölge suyla dolacağı için uygun dönemlerde bitkiyi topraklarıyla birlikte üst seviyelere taşıdık” dedi.
Bölgede bir alanda daha örneklerine rastladıkları bitkinin gelişiminin takip altına alındığını anlatan Prof. Dr. Yıldırım, “En son saydığımızda 300 birey vardı. Lakin 2024 yılının kurak geçmesi münasebetiyle kuraklığa bağlı olarak bitkide sayısal bir düşüş görüldü. Umut ediyoruz bu sene yağış yüksek olursa bitki sayısı artarak tehlike kategorisinden biraz daha uzaklaşmış olur” diye konuştu.