AmasyaBirkan DemirciÇorumKastamonuKöşe YazılarıSamsunTokat

Bu Memleket Bizim

Bazı kelimeler vardır, ne kadar uzağa savrulsa da toprağına dönmeye mecburdur. Ve bazı insanlar vardır, hangi coğrafyaya sürgün edilirse edilsin, hangi zindana kapatılırsa kapatılsın, bu toprakların ruhundan kopamaz. Çünkü onların kelimeleri vatanın bağrında yeşermiştir.

Bir yanım Nazım Hikmet gibi gurbette ölüme mahkûm, diğer yanım Yılmaz Güney gibi sürgünde ama dimdik… Memleket sevgisi Necip Fazıl’ın dizelerinde, bayrak sevdası Abdurrahim Karakoç’un yüreğinde saklı. Turan Dursun’un İslam ahlakına dayalı hayat anlayışı gibi, bu memleket bizim; hepimizin…

Her karışı kutsal, her insanı değerli. Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun vatan sevgisini kelimeler anlatamaz. Nihal Atsız boşuna mı dedi: “Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?”

Küfürlerim Can Yücel kadar okkalı, içkim Neyzen Tevfik’in kalemi kadar keskin… Umudum Cemal Süreyya’nın dizelerinde saklı, Mevlana’nın hoşgörüsüne yaslı… Gülerken Rıfat Ilgaz’ın “Hababam Sınıfı”nın çatısına çıkıyor, hayallerim Orhan Veli’nin “İstanbul’u Dinliyorum” şiirinde dolaşıyor. Ama korkularım da var; Aziz Nesin’in halkın cehaletine tuttuğu aynada yankılanan bir gerçek…

Gönül kapım Mevlana gibi herkese açık ama sabır kapım Nasrettin Hoca’nın göle çaldığı maya kadar meçhul… Dualarım, hakikati bulmak için aklını yitiren sufiler için, beddualarım Hallac-ı Mansur’u taşlayan softalar için…

Mutluluğum Münir Özkul ve Adile Naşit’in turşu kavgasında, ama endişem Kemal Sunal’ın “Zübük” filminde hâlâ yaşayan Zübük’ler için…

Sevgim Orhan Kemal’in “Küçük Adam”ına duyduğu merhamet kadar saf, üzüntüm Sabahattin Ali’nin “Kürk Mantolu Madonna”sında saklı… Hayranlığım Hacı Bektaş Veli’nin insan sevgisine, dostluğum Pir Sultan Abdal’ın sadakatine…

Vicdanım Yaşar Kemal’in “İnce Memed”i gibi asi ve diri, ama hüsranım Mehmet Akif’in yalnız ölümü kadar derin… Kalemim Uğur Mumcu kadar keskin, direnişim Mahir ve İsmail gibi eğilmez…

Sözlerim Ömer Hayyam’ın rubailerinden beslenmiş, dizelerim Şems-i Tebrizi’nin aşkı gibi kokuyor… İsyanım Ahmet Arif’in prangalar eskiten hasretinde, direniş şarkım Ahmet Kaya’nın sürgün ağıtında yankılanıyor…

Ve unutulmaması gereken tek bir şey var: Bu memleket bizim.

Orhan Şaik Gökyay’ın dediği gibi:

Bu vatan toprağın kara bağrında,
Sıradağlar gibi duranlarındır.
Bir tarih boyunca onun uğrunda,
Kendini tarihe verenlerindir.

Kelimelerle, kalemle, yürekle ve gerektiğinde canla… Çünkü bu toprak, yalnızca üzerinde yaşayanların değil; onu yüreğinde taşıyanların vatanıdır.

Birkan Demirci

Benzer Haberler

Başa dön tuşu